4 Ocak 2010 Pazartesi

4 ocak 1960

çok şey öğrendim... drago'dan, selim ışık'tan, ayşe'den ve akabinde kadir'den, barış utkan'dan, zebercet'ten, en asilinden aylak olan adamımızdan...
öykülerinden,
kendi kaybolmuşluklarından,
bizi dehlizden kurtarmaya çalışır hallerinden,
aksine bizi dehlizlerin içine kaybolmak için çekişlerinden...
açlığımdan hem kazandım hem kaybettim...
bu kaybediş ki, yolumu aydınlattı...

sisifos'tan da, kısır döngünün içerisinde, kaybolmamak adına, inadına hayata tutunmayı öğrendim. gayret etmeyi öğrendim,
ne kadar geyret edersem edeyim, sonucun benim isteyeceğim şekline hiç ulaşamayacağını öğrendim...
ama hayattan öğrendiğim daha keskin bir şey vardı: istediğini sandığın şeyleri aslında hiç istemiyorsun...


bu arsız saçmalığın içinde nefes almanın güçlüğünü öğrendim..camus yardımcı oldu!
uyumsuz kahramanım sisifos bağışladı bu saçmalığı bana!
ben de paşa paşa kabul ettim...

sartre da vardı, schopenhauer da; nietzsche de vardı kafka da; mevlana da vardı cibran da...
var olmaya devam edecekleri gibi...

pes etmeyeceğim, arayışlar son bulmayacak...


tepelere doğru tek başına didinmek bile bir insanın yüreğini doldurmaya yeter! yetecek...