şu anda birileri bir yerden sevdiğine kavuşmak için kilometreler katediyor; kimileri yarinden ayrılmış, ayrılığın kaldırılamaz -ama kaldırılması zorunlu olan- yüküyle kilometreler üzerinde geri dönüyor yuvasına; kimileri çok sevdiği birisinin hastalığının haberini almış ve ona ulaşmak için -belki de onu son bir kere daha görebilmenin bencil umuduyla- kilometreler üzerinde koşuyor...
yani demem o ki günlük;
bu koşuşturmacaların içinde kaybolmamak elde değil;
ama kaybolmamak esas olan...
...artık çabuk gel İstanbul...