bir pırıltı vardı önce; ömür adanacak bir hikayeye,
bir pırıltı kayboldu sonra; hikayeyi yarım bırakmak adına,
bir pırıltı olmayacaktı bir daha; kulak verilen ses hikayenin yarımlığına adamıştı ömrünü,
bir pırıltının geldiği düşünülecekti tekrar; hikayenin yolunu şaşırtmak adına,
bir pırıltı konuştu sonra;
"bıraktım, her şeyi bıraktım, seni bıraktığım gibi..."